Üyelik Girişi
Site Haritası
Önerilen Siteler

T.İ. 112. İslamda İnsanın Zahiri Sağlığı=Beden Ve Çevre Sağlığı



İSLAMDA İNSANIN ZAHİRİ SAĞLIĞI=BEDEN VE ÇEVRE SAĞLIĞI


Hakk hüviyetini “ilahi hüviyetimle zahirim, ahirim, evvelim, ahirim” (Hadid/3) olarak tanımlamaktadır. İnsanda Hakk suretin de halk edildiğinden İNSANİ HÜVİYET’de (“Adem’i kendi suretimde-Rahman suretinde-halkettim) zahir, batın, evvel, ahir olarak tanımlanabilir. Hakk’ın zahiri şehadet alemi olup “ ÇEVREDÜNYA ilahi hüviyetin ZAHİR ismi ile açığa çıkmasıdır. İnsanın ZAHİR’ide bedenidir. İnsanın AMİL HALİFE olabilmesi için “ BEDEN VE ÇEVRE SAĞLIĞI” konusuna titizlikle dikkat etmelidir. Zira BEDEN-VÜCUD bir bütün (zahir-batın) olarak Hakk’ın emanetidir. Emanete riayet, mümin vasfı; emanete hıyanet münafıklık alametidir. Günümüzde TIBBİ İLİM İle, insan zahir bedenine sağlıklı olabilmesi için, Hakk insana hizmet etmektedir. SAĞLIK:  bedensel, ruhsal ve sosyal yönden TAM BİR İYİLİK hali olarak tanımlanmaktadır. TIP İLMİ bugün insana “beden sağlığı” için şunları önermekte ve yol göstermektedir:

1.Sağlıklı beslenme

2.Sağlıklı kilonun korunması

3.Sağlıklı egzersiz

4.Kötü Alışkanlıklardan korunma 

5.Zararlı maddelerden korunma

Tıp ilmi, bugün eriştiği noktada bize şu belgeyi vermektedir. Hakk yarattığı her nimette insana lazım olan herşeyi gıda-içecek vb. madde ile insan hizmet etmektedir.

Bu nedenle dengeli çeşitli beslenme SAĞLIK demektir SAĞLIKLI-DENGELİ beslenme için çeşit oranı çok, ancak miktarı az gıda alımı ile beden sağlığı korunabilir. Efendimizin konu ile ilgili hadislerini vererek “BESLENME SÜNNETİ” “BEDENİ SAĞLIK KÜLTÜRÜ” için ışık tutmaya çalışalım: “Karnınız acıkmadan yemeğe oturmayın, tam doymadan kalkın”

“Ademoğlu, mideden daha şerli bir kap doldurmaz. Oysa belini doğrultacak birkaç lokma yeterlidir. Ancak nefsin galebesiyle, illa da mideyi doldurma işinİ yapacaksa bari onu üçe ayrısın: üçte birini yemeğe, üçte biri suya, üçte birini de nefesine tahsis etsin. Üçte birinde fazlasına yemek koymasın. HER TÜRLÜ HASTALIĞIN KÜPÜ MİDEDİR.

Bugün tıp fazla kilolu ve obez olmanın tüm hastalıkların tetikleyicisi olduğunu açıkça ifade etmektedir. “Çok yemekle kalbinizi öldürmeyin”, “Allah’a en sevimliniz, en az yiyenimiz ve vücutça en hafif olanınızdır”, “Kişi az yemekte yerse, karnı NUR ile dolmuş olur”.

Eşyanın hakikati NUR olduğundan “Besmele” çekilip, “HAMD” ile bitirilen yemek (gıda-su vb.) insanı NURlandırır. Az yemek NUR, çok yemek zulmettir. ”Çok yemekle kalbinizi öldürmeyin” hadisinden kasıt kalbte merkezi olan NEFSİ NATİKA’dır. Çok yemek nefsi zulmete, az yemek nefsi NURA kavuşturur.

Bunun sırrı su ayette gizlidir: “Yiyiniz, içiniz israf etmeyiniz; Allah müsrifleri sevmez” (ARAF/31)

Bedendeki israfın, göstergesi “fazla kilo” dur. Makalenin ilerisinde ideal tıbbi kilo indeksini belirteceğim. “Kilolu olmak” yiyip içtiklerimizi de İSRAF’a işaret etmektedir. İSRAF ise HARAM’dır. HARAM ise zulmet olup, KALBİ öldürür. Yani nefsi zulmete çevirir. Bu konuyu Efendimiz su hadisleriyle açıklamıştır:

“Aç duranın idraki artar, zekası açılır” Zeka nefsin tezkiyesi sonucu oluşan idrak ve müşahede artışıdır. Bunu sağlayan faktör ise NUR’dur. “Allah göklerin ve yerin NUR’udur” (NUR/35) ayetince yenilenlerin hakikati NUR olup, onu zulmete çeviren bizdeki gaflet ve gıdaların hakikatine vakıf olmayışımız ve onları israf düzeninde tüketmemizdir. Zeka ve idrak artışını ise Efendimiz şu hadisiyle desteklenmektedir ve yeme alışkanlığı-kültürü” için sünnetini bildirmektedir:

“Tefekkür ibadetin yarısı, az yemek ise tamamıdır.” “Efendimiz ben Allah’ın nurundanım. Her şeyde Benim nurumdandır. Buyurarak NUR “EŞYA” ilişkisine ışık tutmuştur. Zira yediklerin maddi bedeninde genlerini manevi bedeninde nefsini direkt ilgilendirmekte ve etkilenmektedir. Bu nedenle beden sağlığı, direkt akıl ve ruh sağlığını da etkilenmektedir. Zira NEFSİMİZİN ASLI NUR olup aslına uygun her türlü davranıştan hem zahiri bedenimiz, hem batıni nefsi yapımız etkilenmektedir.

Bu nedenle “YEMEK KÜLTÜRÜ” oluşturmamız için Efendimiz: “Çok yiyeni Allah sevmez, az yiyip içen ve bedeni hafif olan mümini sever.”, “Allah ‘a en sevimliniz, en az yiyeniniz ve vücutça en hafif olanınızdır.”

Bahsettiğimiz kalbin NUR lanıp İHYA olması içinde Efendimiz şöyle buyurmuştur: “Az yemekle kalbinizi ihya (HAYY) edin.”, “Allah Teala doyduktan sonra yiyip midesini bozana buğzeder” buyurarak GAZAP tecellisine (celal) maruz kalmamak için az yemenin önemine işaret etmektedir. Bunun için “YEMEK KÜLTÜRÜ” nün CİHAD (Cehd-gayret-çaba) olduğunu (nefs mücadelesi) şu hadisiyle ifade etmektedir: “Aç (az yiyerek) ve susuz (az içerek) kalarak nefisle cihad, Allah yolunda cihad gibidir”, “Şeytan damardaki kan gibi vücutta dolaşır. Açlık ile şeytanın yolunu daraltır.”

Fazla-aşırı-çok yemenin kalbi öldüreceğini ve insanı hakikatlere karşı kör-sağır-taş kalpli yapacağını ifade eden hadislerinde ise: “Bir şeyi aşırı sevmen seni kör ve sağır yapar”, “Ümmetim hakkında en çok korktuğum şey GÖBEK BÜYÜTMEK, devamlı uyumak, tembellik ve inanç zayıflığıdır”

GÖBEK BÜYÜTMEK (Fazla kilolu olmak) , diğer şeyleri temel sebebidir. Fazla yiyen fazla uyur (insülin direnci-şeker hastalığı) , tembelleşir (hareketleri kısıtlanır) ve kalbi zulmete döndüğünden İNANCI ZAYIFLAR.

“Ümmetin hakkında üç şeyden korkarım: Sapık arzular, mide ve ferç şehvetletinin ardından koşmak, kendini beğenmişlik”

Fazla yemenin MİDE ŞEHVETİ (nefsi emmare heves-arzusu) olduğunu, cinsi şehvetinde ve benlik şirki ile şirk-kibir-gururu da yol açacağına da işaret ederek hepimizi uyarmaktadır. Ayrıca hem maddi hem manevi hastalıkların kaynağını da işaret etmektedir.

“Çok yiyip içmek hastalıkların başıdır” Zahir ve batın hastalıkların temel nedeninde belirtmektedir. Zira fazla yemek İSRAF olup, İSRAF HARAMDIR. HARAM İSE ZULMETTİR. Bunu belirten ifadede: “İsraf haram, iktisat Sünnettir” buyurulmuştur. İsraf etmemek FARZ’dır.

“Canının her çektiğini ve arzu ettiğin her şeyi yemen israftır” buyurarak Efendimiz “MUHAMMEDİ YEMEK KÜLTÜRÜ=SÜNNETİNİ” bize açıklamaktadır. “İktisat eden zenginleşir; israf eden fakirleşir” buyurarakta bu kültürü bütün boyutlara ve zamanlara yaymaktadır. İktisatın FARZ olduğunu “Ve onlar ki harcadıklarında ne israf ne cimrilik ederler. İkisi arasında orta bir yol tutarlar. (NEML/67)  ayeti bize açıklamaktadır.

Efendimiz; abdest alan ve suyu fazla kullanan sahabeye “İsraf etme, israf etme, israf etme”  buyurmuşlar ve bize büyük bir KÜLTÜR MİRASI bırakmışlardır.

İKTİSAT, nimetleri yerli yerine, Hakk ölçüde, adil olarak kullanmaktır. Her şey nimet olduğundan ayette her gün yaptığımız işten faaliyet olan yemek konusunda Allah ayetiyle bizi uyarıyor: “Yiyiniz, içiniz; israf etmeyiniz. Allah müsrifleri sevmez.”(ARAF/31) İsrafın olup olmadığının göstergesi KİLOlarımızdır. Şimdi Hakk’ın ilminin şubesi olan TIP İLMİ bizlerin kilolarının hangi sınırlarda olduğunu “VÜCUT KİTLE İNDEKSİ (VKİ) hesaplayarak bize sunmaktadır.

VKİ, vücut ağırlığını (kg), boy uzunluğunun metre cinsinden karesine bölünmesiyle hesaplanır: Bir örnek vererek herkesin KENDİ VÜCUT KİTLE ENDEKSİ’ni bulmasına vesile olalım: BOY=160 cm = 1.6 m Kilo=65 kg

VKİ=65/1.6X1.6 =2.56 =25.39 =VKİ

Vücut Kitle Endeksi Değerlendirilmesi:

18 altı =zayıf

18-25 arası =NORMAL

25-30 arası =FAZLA KİLOLU (ŞİŞMAN)

30-35 arası =1. DERECE OBEZ (AŞIRI ŞİŞMAN)

35-40 arası= 2.DERECE OBEZ

40 ve üzeri =3.DERECE MORBİD OBEZ

Fazla kilolu ve OBEZ olmanın kanser, diabet (şeker) ve romatizmal hastalıklar başta olmak üzere tüm hastalıkların görünme sıklığını, normal kilolu insanlara göre 5-ila -15 kat arttığını bugün tıp ilmi belirtmektedir. Efendimiz bu konuyu bize 1400 yıl önce bildirmiş: “Çok yiyip içmek hastalıkların başıdır”= HEM MADDİ HEM MANEVİ HASTALIKLAR

Çözümünü ise şu hadisle bize açıklamaktadır. “Vücutlarınızı açlık (az yemek) ve susuzlukla (aç içmek) zayıflatınız. Yağlarınızı eritiniz ki cennette misk ve kafurla dolu etlere sahip olasınız.

Yağın, ete dönmesi için sağlıklı YAŞAM için ikinci konu SPOR ve EGZERSİZ ‘dir. Sağlıklı ve kuvvetli olmanın bir yoluda budur. Spor ve egzersiz KİLO KONTROLÜNDE biz Müslümanların günümüzde ihmal etmemesi gereken çok ÖNEMLİ BİR SÜNNET’tir. Zira kilo almanın ilk başlangıcı “İNSÜLİN DİRENCİ” ile başlamakta olup bu direnci kırmanın birbirinden ayrılmayan iki yolu vardır: AZ YEMEK ve EGZERSİZ Genel Sağlık (kalp damar sağlığı-kanserden ve hastalıklardan korunma) içinde bu İKİLİ olmazsa olmazdır. Efendimiz’in döneminde her yere yürüyerek gidildiğinden YÜRÜME en önemli egzersizdir. Bugün TIP İLMİ sağlığı koruması ve sağlıklı yaşlanma için günde 10.000 ADIM atmamızı tavsiye etmektedir. Beden sağlığı aynı zamanda akıl ve ruh sağlığı demektir. Bu nedenle “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur, buyurulmuştur. Efendimiz zamanında yapılan sporlar: Yürüme, koşma, güreş, at ve deve yarışları, yüzmek, ok atmak. Bunlar ferdi ve toplu sporlar olarak yapılmıştır. Hem ferdi hem toplu sporlar kişinin hem bedeni hem manevi gelişimini önemli ölçüde geliştirdiğinden, her kişi küçük yaştan itibaren spor ve egzersiz uygun şartlarda yönlendirilmeli ve yapması sağlanmalıdır.

Efendimiz “ Allah katında kuvvetli mümin zayıf müminden daha hayırlı ve daha sevimlidir. “ buyurarak hem bedeni hem manevi kuvvetimizi arttırmamıza teşvik etmektedir.

Kilo kontrolünde iki konu çok önemlidir:

Az yemek ve egzersiz. Çok yiyenleri uyaran efendimiz: “ Yiyin için tasadduk edin. Fakat israf ve kibirden sakının “buyurmaktadır. Ayetle de : “İsraf edenler şeytanın kardeşleridir. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür“ (İSRA/27) buyurarak çok yemenin KİBİR (şeytani zuhur) nedeni ve benlik vehimi nedeniyle ŞİRK kaynağı olduğuna işaret etmektedir. Ayrıca: “Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz olanlarından yiyin” (Bakara/172) buyurarak bize yeni bir ufuk açmaktadır: Temizlik. Temizlik iki kısımdır.

1.Maddi temizlik: Gıdanın hijyenik olması

2.Manevi temizlik: Helal olması ve haram olmayışı

Yukarıda da belirttiğimiz gibi çok yemek israf ise haramdır. Buna değindiğimiz için gıdaların zahiri temizliğinde de azami titizliği göstermemiz mutlak surette gereklidir.

“Temizlik imanın yarısıdır” ve “ Temizlik imandandır” buyurulması bu konuya işaret etmektedir. Bunun için üç konu önemlidir:

      1. Bireysel temizlik
      2. Diğer bireylerin temizliği
      3. Çevre temizliği

Beden sağlığı için temiz bir HAVA solumalı, çevrenin çöp, mikrop vb. temizlenmesi gerekir.

Ayrıca gıdalarımıza ve suyumuza bulaşabilecek mikrop, fiziksel; kimyasal ve radyo aktif maddeleri gibi artıklarda korunması SAĞLIK KÜLTÜRÜ gelişmesi için mutlak surette gereklidir. Bu konuda bireysel, toplumsal duyarlılık ve devlet denetimi çok ama çok önemlidir.

Kişisel, toplumsal, çevre hijyeni-temizliği SAĞLIKLI BİR BİREY ve TOPLUM İÇİN olmazsa olmazdır. İnsanı yaşat ki DEVLET YAŞASIN. Böyle “sağlıklı bir yaşam kültürü” devletin sağlık harcamalarını ve bizlerden alınan sosyal güvenlik vergilerini de azaltabilecek veya daha rasyonel kullanılmasını sağlayacaktır. İktisadi sağlıklı bir politika gelişebilecektir. KORUMAK, tedavi etmekten hem daha kolay hem de daha ucuz, hem de daha az üzücüdür. Bunun için SAĞLIK OKUR-YAZARLIĞI gelişmelidir.

Bu konunun içine sağlığı etkileyen içki-sigara-uyuşturucuyu da katmalıyız. Zira bunlarında hepsi HARAM olup beden ve ruh sağlığını etkilemektedir. Hem sigara, hem içki, hem uyuşturu, hem de çevre kirliliği bedensel ve ruhsal hastalıkları 3-15 kat arttırmaktadır.

Beden sağlığında diğer bir husus DERİ ve TIRNAK-SAÇ temizliğidir. Bu nedenle Efendimiz Haftada en az bir kez banyo yapmayı, tırnak-saç-sakal-bıyık bakımını bize şiddetle tavsiye etmiştir. Diğer bir husus ise diş sağlığının korumasıdır. Bunun içinde bugün dişlerin en az iki kez (sabah-akşam) fırçalanması tavsiye edilmektedir. Efendimiz, hadiste bu konuda “Eğer zor geleceğini bilmeseydiniz her namazdan sonra dişlerinizi misvaklamınızı söylerdir” buyurmuştur. Misvak, dişlerin maddi ve manevi bakımını yapmalıdır.

Misvak, kalp dilinin, nefsi natıkanın Kur’an okuyarak ve Allah’ın razı olacağı her şeyi zikretmek sayesinde temizlenmesidir ki bu, en yetkin temizliktir. Allah’ın Nuruna ve Kur’an’a ulaşmaktır. Çünkü bu niteliklere sahip nefsi natıka tezkiye olmuştur. Tezkiye yolunda olan her nefisten temiz-güzel kokular yayılır. Güzel koku Rahmana ait nefesleri bilmektir. Tezkiye olan nefisten çıkan nefesin, nefesi Rahman vasfını kazanmasıdır ki, böyle bir nefs-nefes “KÜN=OL” emrini taşıyan nefs-nefestir. Arifibillahlar ve habibullah sırrına erişenler böyle bir “nefs-nefes”e sahiptirler. Hz. Peygamber misvak hakkında şöyle der: “Misvak ağzı temizler, Rabbı hoşnut eder”. Başka bir hadiste “Misvak Allah ile kulu arasındaki perdeleri kaldırır”. Böylece kul Allah’ı müşahede eder. Tezkiye olan nefis nur olmuş, bu nurla da Allah’ın nuru müşahede edilmiş olur. Çünkü misvak iki büyük özelliğe sahiptir: Temizlik (tezkiye) ve Allah’ı razı etmek. Namazın müşahede olması nedeniyle Hz. Resul (sav): “Dişleri misvaklayarak namaz kılmak, böyle yapmadan kılınan yetmiş namazdan daha hayırlıdır”  buyurmuştur. “Daha hayırlı” kelimesi namazın müşahede olmasındandır. “Misvak” kelimesinde kendi benlikleriyle (nefsi emmareleri) değil, nefsi natıkalarını Allah ile bilerek (Hakk’ta fani, Hakk’la baki) “billahi” (Allah ile) namaz kılanlara işaret vardır. Başka bir hadiste “Allah’ın kulla arasında yetmiş perdesi vardır” buyurulur. Misvak, bu perdeleri kaldırarak Hakk’ı müşahede vasfına hazırlar.

Başka bir hadiste ise “Ümmetime zor gelmeyeceğini bilseydim, her namazdan önce misvak kullanmalarını emrederdim” buyurmuştur. Hz. Resul’ün muradı namazda müşahede olup, misvak ise perdelerin kalkma vesilesidir. Hayat namazımızı müşahede ile süsleyerek İslamın temel düsturu olan “Eşhedü en lâ ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abduhu ve resuluhu” kelimesini idrakle söyleyebilmek gereklidir. Bu müşahedeye ise perdelerin kalkması ile ulaşılır. Perdelerin kalkması ise MUTLAK TEVHİD’ e ulaşmaktır. Buna ulaşmak içinde “sabır ve namazla Allah’tan yardım isteyin” (Bakara/45) ve “Ancak senden yardım isteriz” (Fatiha/5) ayetleri ile Allah ile beraberlik bilinci içinde olmalıyız. Misvak bu beraberliği temsil eden araçtır. Zahir ve batın temizlik ile bu hakikate ulaşılır. Misvak kullanırken (diş fırçalarken), tevbe-istiğfar, salavat, kelime-i şehadet ve besleme okuyarak zahir ve batını birleştirmek gerekir. Zahir ve batını birleştirmek en kemalli haldir.







önceki sayfa               sonraki sayfa

içindekiler
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi4
Bugün Toplam83
Toplam Ziyaret840747
Hava Durumu
Saat
Takvim