H. Ş. 141. Nefsi Natıka ve Kur'an – İnsan Birlikteliği
141. NEFSİ NATIKA ve KURAN – İNSAN BİRLİKTELİĞİ
“Kur’an ve insan bir batında doğan ikiz kardeştir”
“kur’an ve insan Allah’ın Ahadiyeti Zatı mertebesinden köken alan iki hakikattir. Ahadiyetin iki yönü vardır. Biri enniyet diğeri hüviyettir. Kur’an ve insan “Hüviyet” yönüyle hüviyeti Zatın açılmış suretidir. Kur’an Allah’ın Zatı kelamı ve ilmidir. İlmi Zat programının alemlere dönük yüzüdür. İnsanda ayan-ı sabitesi (ilmi hakikati) itibariyle İlmi Zat programıdır. Batında hem Kur’an hem İnsan İlmi Zat programının iki yüzüdür. İnsanın nefsi natıkasında Allah’ın Nuru ve kur’an’ın sırrı dürülerek bu iki kardeş ezeli ve ebedi olarak birleştirilmiştir. Bu birliktelik nefsi natıkanın şehadet alemine inmesiyle örtülür. İnsan ve Kur’an ayrı ayrı değerlendirilmeye ve anlaşılmaya başlanır. İlmi Zat programı Kur’an (Cemi esma ve sıfatı cami Zat) olduğundan, alemlerde bu programın açılımı açılımı olduğundan alemlerde fiili Kur’an, temsili Kur’an ve tafsili Kur’an’dır. Alemlerde ise insanın çok şerefli yeri vardır. Bunu belirten kudsi hadiste “Ey Ademoğlu! Sni kendim için, alemleride senin için yarattım” buyurulmaktadır. Alemlerdeki her mevcud Kur’an’ın bir ayetidir.
İnsan ise Kur’an’ın sırrını ve tamamını nefsinde taşıyandır. İşte insan nefsindeki Kur’an’ı açıp okuyup yaşarsa “kamil insan” olabilmektedir. Halife insan ve Adem bunu gerçekleştirendir. İnsan ve Kur’an’ın şehadet aleminde bir araya gelmesi Efendimiz’e “İkra = Oku” emrinin kadir gecesinde gelmesi ile başlamıştır. 23 yıl süren inzal neticesinde Kur’an insanlara Efendimiz’e talim ettirilmiştir. Her insanda “Oku” emrini almasıyla nefsinde dürülü olan Kur’an’ı açıp, yaşaması gereklidir. İnsan (Hu) ve Kur’an (Hu) birleşip Kadrini ve kıymetini ve Allah’ın indindeki yerine ulaşabilirsin. “Nefsini bilir Hu olursun, Sıfatlarından kurtulur NUR olursun” gerçeğine ulaşması için insana bu fırsat sunulmuştur. Her insan Kur’an’dan açtığı yönüyle değer kazanmaktadır. Kur’an’ı açabilmenin yolunuda Efendimiz “Nefsini bilen Rabbını bilir” diyerek belirtmiştir. Her insanın nefsi natıkasında Kur’an sırrı dürülmüştür. İnsan ve Kur’an insanın batınında birdir. Potansiyel halde (bilkuvve) bulunan bu birlikteliğin kinetik (bilfiil) hale getirilmesi insandan istenmektedir. Bunun yoluda nefsinin hakikatinden geçer. Zaten ezelde olan bu birliktelik, şehadet aleminde de gerçekleşirse, kardeşlik –hukuku ebeden devam eder. İnsan ebedi hayatını Kur’anla (ZAT) ile geçirir.