29. SU, TOPRAK, HAKİKAT-İ MUHAMMEDİ, HAKİKAT-İ İLAHİYE

“İnsan, su ve çamura yaptığı yatırımın haricindeki bütün nafakalardan mükafatlandırılacaktır”

“Biz canlı her şeyi sudan halkettik” (Enbiya/30)  buyuran Allah, insanı suyun dışında topraktan yaratmıştır. Su ve toprak insanın iki asli vasfıdır. Su, hayatı temsil eder. Aynı zamanda Su hakikati Muhammedi’nin ta kendisidir. Zira her şeye yaratılışını veren bu hakikattir. Su temsili zahiri yönüdür. Batını yönü ise Hakikat-i Muhammedi’dir. Toprak ise hikmetin temsilidir. Dünya hikmet yeri, ahiret kudret yeridir. Su ve toprak birleşip çamur olduğunda insanın asli vasfı oluşur. Toprak Hakk’ı temsil eder. Bu nedenle Hz. Resul, Hz. Ali’ye “Ebu Turab” (Toprağın Babası) lakabını takmıştır. Hz. Ali’de “Ben yaşayan Kur’an’ım ve Kır’an-ı Natık’ım” buyurmuştur. Toprak ve su Kur’an-ı Natık olabilmenin vasıflarıdır. Bu vasfı kazanan “insan-halife” olmuştur. Bu vasıf Hakk’ın armağanı olduğundan Hakk’a mahsustur. Bu yola çıkıp, bu konuda çaba gösterenlerin hepside mükafatlandırılacaktır.

İnsan olma yolunda harcanan her şeyin karşılığını yine Allah mükafat olacak verecektir. Hem bu cihanda hemde öbür cihanda. Kur’an ve Şeriat ise bunları anlatan ilimdir. İnsan nefsi natıkasını bu yolla süslerse karşılığını alır. Bunu belirten ayetlerde ise; “Zerre kadar hayır işleyen karşılığını görür. Zerre kadar şer işleyen karşılığını görür” (Zilzal/7-8).