Üyelik Girişi
Site Haritası
Önerilen Siteler

H. Ş. 31.Zikir ve Rahmet Mertebeleri

31. ZİKİR ve RAHMET MERTEBELERİ

“Hz. Resul Efendimiz çok defa “ya mukallibel kulubi sebbit kalbi ala dinike” “Ey kalpleri çeviren Allah’ım, kalbimi dininde sabit eyle” diyerek dua ederdi. Hazreti Enes: “Ya Resulullah, sana iman ettik, getirdiğin kitabada iman ettik, bizim üzerimize korkar mısın?” dediğinde cevaben: “Adem oğlunun kalpleri Rahmanın iki parmağı arasındadır, dilediği gibi çevirir” buyurdu”

Kalpten kasıt nefsi natıkadır. Nefsi natıka Allah’ın tecelli mahallidir. Allah neftse Zatı, sıfatları ve isimleri ile tecelli eder. İsim ve sıfatlarının gerçek hüviyetleri ile açığa çıkması Celal ve Cemal tecellilere hakkıyla riayeti nefsi mutmain makamında gösterebilir. Ayette şöyle buyurulur: “Kalpler ancak Allah’ın zikri ile mutmain olur” (Rad/28).

Allah’ın zikriyle nefsi natıka mutmain mertebesine yükselir. Nefsi natıka emmare, levvame ve mülhime vasıflarından soyunup nefsi mutmaine olarak velayet kapısına gelir.

Zikrin mertebeleri yedidir:

  1. Zikri Nefsi: Hayvani ruhun lisanen zikri.
  2. Zikri Akli: Zat-ı Hakkın eşyada fiillerini müşahede ederek oluşan zikir. Akli zikirdir. “Allah’ın nimetinisayacak olsanız, sayamazsınız” (İbrahim/34) ayeti akli zikrin ifadesidir.
  3. Zikri Kalbi: Melekutun ve manaların müşahedesi
  4. Zikri Ruhi: İlahi isim ve sıfatların müşahedesi
  5. Zikri Sırri: Musa makamından münacat zevkinin yaşanması, “Allah ile” olduğunun idrak ve müşahedesi.
  6. Zikri Hafi: Hakk’ın cemalinin müşahedesi.
  7. Zikri Ahfa: Zikrullah= Kulun fenafillah makamı ve bekabillah makamında Hakk’ın isim ve sıfatlarıyla tahakkuk ederek Zatını zikretmesi. Hadisi Şerifte geçen “Rahman” sırrıyla “Rahmet-i İlahiye (Rahman-ı ilahiye) dört çeşittir. 
    a.    Rahmet-i icadiyye: Âmâ aleminde gizli hazine iken mevcudata vücut vermesi. Zati Nefsinden, Nefesi Rahman ile halkediliş.
    b.    Rahmet-i İmdadi: Ruhlar aleminde nefsi natıkaya ruh vermesi, nefsi isim ve sıfatları ile süslemesi.
    c.     Rahmet-i Hükmiyye: Şehadet alemine getirdiği mevcud da MUTLAK CEMAL ve MUTLAK KEMALİNİ müşahedesi.
    d.    Rahmet-i Hassa: Ahirette ve dünyada sırf müminlere ait olan rahmeti.

Rahmet-i icadiyye sebeb “Ve cealna minel mai külli şeyin hayy” (Enbiya/30) “Canlı her şeyi sudan yarattık”. Sudan kasıt Hakikat-i Muhammedi’dir. Mecaz ve teşbih ile belirtilmiştir. Her şeyin yaratılışı Hakikat-i Muhammedi Nurundandır. Nurdan vücuda labis olup MUTLAK CEMAL ve KEMALİNİN müşahedesinden bütün peygamberlerin NURU ve VÜCUDU ZAHİR oldu. Sonra bütün meleklerin nuru zahir oldu. Sonra bütün evliya, bütün müminler, bütün mevcudatın arzdan arşa kadar nuru eşyanın hakikati olarak zuhur etti.

Sonra mevcudatı Rahmet-i imdadiyesiyle nefislere Hakikat-i Muhammedi Ruhundan vücud verip RUHANİ VÜCUD verildi. “Adem su ve balçık arasında iken Ben peygamberdim” buyuran Resul bu hakikatiyle RUH ve NEFS mertebesininde evveldir.

Rahman’ın imdadı, tecellisi olmasa bütün mevcudat fani olur. Sudan kasıt aynı zamanda “hayat tecellisi” dir. Her şeye hayat veren O’dur. Kaynağı Hak, Zuhuru Hakikati Muhammedi Ruhudur. Hakikat-i Muhammediye bütün peygamberlerin ruhlar aleminde talim edip, her birerlerine asırlarındaki halkın istidadına göre feyzi akdesten (Hakk’tan) aldığı Rahmet-i imdadiyeden kitap verip ilimleri hasebiyle şehadet alemine gönderdi. Unsur vücutlarıyla Zat-ı Hakk’ın kemal ve cemalini bildirmek için ümmetlerine Rahmet-i hükmiyyenin tecellisi olarak şehadet aleminde vücud buldular.

Kalb-i Muhammedi’yenin dört unsuru vardır:

  1. Evvel İsmi: “Allah önce benim nurumu, ruhumu, nefsimi halketti” hadisinde her mertebenin evveli olduğunu bildirdi.
  2. Batın İsmi: Hakikat-i Muhammedi itibariyle her şeyin evveli ve batını oldu. Ruhlar aleminde ruhlara öğretmen olması batın isminin tecellisidir.
  3. Zahir İsmi: Bütün peygamberlerin Hz. Resul’ün vekili olarak gelmesi. Bilahere kendi vücuduyla görünmesi, ashabına öğretmen, rehber olup gelecek ümmetlere ilminin varis bırakması ve kendinden sonra gelecek insan-ı kamillerin zahir olarak O’na vekil olması. Bunu belirten hadiste “Ümmetimin alimleri Beni İsrail peygamberleri gibidir” buyurmasıdır. Nuru Muhammedi’nin vekaleten taşınmasıdır.
  4. Ahir İsmi: Beka aleminde herkese şefaati ve imdadı. Asaleten Nuru Muhammedinin ahret aleminde de tecelli etmesi Hakk’ın Rahmetinin gazabını geçmesi ve Efendimizin alemlere rahmet olması bu 4 vasfı dolayısıyladır.



önceki sayfa               sonraki sayfa
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi4
Bugün Toplam119
Toplam Ziyaret836000
Hava Durumu
Saat
Takvim